GÜRCAN BİLGİÇ – HAK EDEREK VAZGEÇMEYEREK
İlk 45 bittiğinde ortalık yanıyordu. Fenerbahçe futbol kalitesi olarak dönem ortalamasının bile çok altında kaldı. Pendik baskısı, oyunun sertliği, yatanın yerden kalkmaması, tempoyu düşürmek ismine 17 kere faul yapmaları, Kadıköy’e bir “kör dövüşü” getirdi. Toplam 21 dakika uzatma geldi maça. Düşünün artık.
Halil Akbunar 10 dakika evvel kaçırdığı golü, birebir yerden atınca sancılı gece kabus eşiğindeydi. Bu birinci kere olmuyor. İsmine “taktik faul” denilen bu illet, bu oyunda var maalesef. Tahlil hakemin bunu fark edip, müsaade vermemesinde. 17 faulün karşılığı yalnızca iki sarı kart olunca, bahsettiğimiz yangının alevleri büyüdü, tribünleri sardı, tansiyon arttı.
İsmail Kartal üç sarı kartlı defansından, ikisini yanına aldı ikinci yarı başlarken. Tahminen de bir planı fark etti, engellemek istedi. Yenik ekip, defansif atak yapıyorsa, kodlarını gerçek okumak gerekiyor. Mert Hakan’ın imkansız golü ile birlikte, Kadıköy “inanan” havasına geri döndü.
Bu dönem birinci kez tribünler bir maçı bu türlü yüksek konsantrasyon ile oynadı. Her saniye içindeydiler sahanın. Onlar istedi, grup koştu. Kadro koştu, goller geldi, rakibin kırmızıları ile birlikte. İrfan Can Kahveci oyuna girişi ile birlikte ofansif tertibi apayrı hale getirdi.
Sorun şu; İrfan Can’ın ayağı ceza alanı çizgisiyle temasta olduğu halde VAR penaltı kararını 2,5 dakikada verdi. Her maçta “nasıl vermeyiz, nasıl saymayız – sayarız” beklemesi yapıyorlar. İzah edemezler kendilerini, kimse inanmaz onlara. Avrupa’da Türk Bayrağı ellerinde, ligde “vazgeçmeyen” karakterleri ile sahadalar. “Hak edilmiş” biçimde daima yokuş çıkıyorlar. Helal olsun.
EMRE BOL – YORGUNLUK + STRES
Uzatmalarla birlikte 59 dakika oynanan maçta; topun oyunda kalma mühleti 23 dakika! İşte aslında harika diye isim koyduğumuz ligimizin hali. Binlerce kere yazıklar olsun. Hakem Kadir Sağlam kusur yapmamak için çok sık düdük çalınca maçın içine etti! İnanın birinci yarıda ne izlediğimizi anlamadık.
Halil’in golünde kaleci Livakovic’in büyük kusuru vardı. Bu tip süzülerek gelen yakın toplarda çizgide beklemek olmaz. Çıkıp alacaksın. Fenerbahçe kadrosu golü yiyince alanda inanılmaz bir gerginlik başladı. Bir türlü şu anlamsız tansiyondan kurtulamıyorlar. Biraz sakin olunsa, hakemle, rakiple uğraşılmasa rahatça kazanılacak maç, panikten zora giriyor.
Cengiz ve Krunic tekrar çok etkisiz kaldılar. İsmail hoca hayali Fred-Krunic ikilisi güya olmayacak üzere görünüyor. Krunic temaslı oyuna giremediği sürece bizim ligimizde çok zorlanır.
İkinci yarı daha derli toplu bir Fenerbahçe vardı sahada… Lakin Avrupa’da oynanan eforlu maçın tesirleri hissedildi. Hakikaten çok yoruldular. İrfan Can büyük kalite. Oyuna girmesiyle Pendikspor’un bütün istikrarını bozdu. Cengiz şu anki durumuyla onunla asla rekabete giremez. İrfan Can varsa İrfan Can oynar.
İbrahim Üzülmez yalnızca kaos futbolu oynatıyor. Yalnızca faul yaparak ve yere yatarak maç kazanamazsın dostum. Açıkçası yorgunluk nedeniyle maçın sıkıntı olacağını düşünmüştüm. Lakin yorgunluk üzerine bir de gerilim eklenince daha güç bir müsabaka oldu. Artık rota yine Avrupa… Sonrasında ise Trabzon deplasmanı var. Bu sıkıntı virajda İsmail Kartal’ın oyuncularını ekonomik kullanması lazım. Önünde iki kulvarda oynayabileceğin 15 maç var. Hepsini kazan, hem ligin hem Avrupa’nın kupasını müzene götür. Sıkıntı ancak imkansız değil.
ERMAN TOROĞLU – BERBATIN KÖTÜSÜ HAKEM
Nereden bakarsanız bakın dünkü doksan dakika her açıdan çok berbattı.. Hakem makûs, futbolcuların birden fazla uygun niyetli değil. Pendikspor öne geçtikten sonra futbolcularının hepsi üçer, beşer dakika yerde yattılar. Hoş olan Mert Hakan ve İrfan Can’ın golleriydi.
İkinci yarı İsmail Kartal, hakikat değişiklikler yaptı, Fenerbahçe biraz futbol oynamaya başladı. Yalnız şunu söyleyeyim; Fenerbahçeliler, maça mental olarak düzgün hazırlanmamışlar. Pendikspor düşme çizgisinde bir ekip, her şeyi deneyecek. Siz ona nazaran oynayacaksınız. Ancak Pendikspor uzun mühlet istediğini yaptı ve Fenerbahçeli oyuncuları sinirlendirdi.
Hakem için “Kötü değil, çok kötü” cümlesini kullanmak lazım. Zira maçta iki kadrosu da ruhsal olarak yeterli çözemedi. Oyunu çözemedi, tuhaf tuhaf kararlar verdi, sonunda da çarşafa dolandı. Lakin maalesef Türkiye’de futbolumuz bu. Nereden baksan elde kalıyor. Bir durum var ceza alanı üzerinde dışarıda mı? Benim imajdan gördüğüm kadarıyla ve iddia ettiğim durumun temas noktası dışarıda. Lakin 5 dakika bekledikten sonra durum çizgi üzerinden penaltıya geldi.
Şu açık ve net; Hakem, maçı kaldıramadı. Birinci yarı, Fenerbahçeli oyuncular gereksiz sonlandılar ve oyun aleyhlerine gözüktü. İkinci yarı Pendiksporlu oyuncular gereksiz sonlandılar, o vakit da oyun onların aleyhine döndü.
Maçın oyunda kaldığı müddetler, çok az. Kör dövüşü üzereydi. Hudut sistemlerinin gerildiği müsabaka Fenerbahçe’nin galibiyeti ile rahatladı. Olağan en fazla rahatlayan da hakem oldu!? İstanbul’da üç büyük kadroya karşı iki ya da üç gol atamazsan güç puan alırsın. Bizim vaktimizde da böyleydi, artık de bu türlü. AVAR mı diyorsunuz… Ne VAR’ı, ne AVAR’ı? Hepsi hikaye!
