İnsan bedenine yerleştirilen kalp pilleri ve gibisi aygıtlar ekseriyetle değiştirilmesi yahut bir biçimde yine şarj edilmesi gereken pillere sahip. Fakat yeni tasarlanan bir oksijen pili, bedenin oksijen kaynağını kullanarak, bu değerli pillerin değiştirilmesi için invazif ameliyatlara gereksinim duyulmamasını sağlayabilir.
Bu fikir, Chem mecmuasında yer alan yeni bir çalışmada özetlendi. Bu çalışma, pillerin istikrarlı güç sağlayabildiğini ve farelerdeki biyolojik sistemlerle uyumlu olduğunu gösteriyor.
Bu yeni oksijen pilleri güç üretmek için bedenin oksijen kaynağından yararlanabiliyor. Araştırmacılar, testlerde pilin azamî 2,6 µW/cm2 güç yoğunluğuyla 1,3 volt ile 1,4 volt ortasında elektrik üretebildiğini belirlediklerini söylüyor. Bu güç ölçüsü şu anda tıbbi aygıtları çalıştırmak için kâfi değil, fakat beden içerisinde oksijenle çalışan pillerin mümkün olduğunu gösteriyor.
Ekip ayrıyeten bu pillerin, yerleştirildiği fareleri nasıl etkilediğini de incelediklerini belirtiyor ve enflamatuar reaksiyonların yanı sıra metabolik değişiklikler ve pil etrafındaki doku yenilenmesinin optimal düzeylerde olduğunu, farelerde hiçbir inflamasyon görülmediğini söylüyor.
Oksijen pilinin kimyasal tepkilerinin yan eserlerine bakıldığında ise araştırmacılar, pilin oluşturduğu sodyum iyonları, hidroksit iyonları ve düşük ölçüdeki hidrojen peroksitin fareler tarafından çarçabuk metabolize edildiğini ve karaciğer yahut böbrekler üzerinde rastgele bir tesiri olmadığını söylüyorlar.
Araştırma takımı, pillerin kanserli tümörleri çok muhtaçlık duyulan oksijenden yoksun bırakmaya da yardımcı olabileceğini ve hasebiyle bir çeşit biyoterapi vazifesi görebileceğini düşünüyor ve bu yüzden yeni pilleri kanser tedavisi olarak da araştırmayı planlıyor.
Yine de bu pil dizaynının hala çok fazla geliştirilmesi gerekiyor. Bu kavram ispatı, beden içindeki oksijenin, kalp pillerini ve başka dahili aygıtları uzun vadede çok daha sağlam hale getirebilecek kendi tipindeki bir bataryaya güç sağlamak için kâfi olabileceğini gösteriyor fakat şimdi kâfi güç düzeyine ulaşmış değil.
