200’den fazla Covid-19 aşısı dozu yaptırdığı sav edilen Alman bir adam bu durumdan berbat etkilenmiş üzere görünmüyor. Bilim insanları, bu hafta yayınlanan yeni bir çalışmada adamın kanını ve tükürüğünü incelediler ve geçirdiği “aşırı aşılanmanın” Covid-19’a karşı bağışıklık yansısına yahut genel sıhhatine ziyan verdiğine dair hiçbir delil bulamadılar. Aksine, tekrarlanan aşılar adamı Covid-19 enfeksiyonuna karşı daha da savunmalı hale getirmiş olabilir.
Adamın çok aşı düşkünlüğü birinci kere 2022 baharında Alman yetkililer tarafından rapor edildi. Adam, o Mart ayında, Saksonya eyaletindeki tıpkı aşı merkezinde iki gün üst üste Covid-19 aşısı yaptırırken yakalandı. O sırada polis, yalnızca 60’lı yaşlarında bir Magdeburg kenti sakini olarak tanımladığı adamın, daha sonra kendileri aşı olmak istemeyen bireylere satabileceği düzmece aşı kartları için yasal bilgileri (aşı parti numaraları) elde etmek emeliyle fazladan aşı yaptırdığını sav etmişti.
Yerel savcılar, dolandırıcılık savıyla adam hakkında soruşturma başlattı lakin sonuçta cezai suçlamada bulunmayı reddetti. Erlangen-Nürnberg Üniversitesi ve Erlangen Üniversite Hastanesi’ndeki araştırmacılar, bu adamın öyküsünü haberlerden duydular ve ona ulaşıp kendisini muayene edip edemeyeceklerini sormaya karar verdiler. Adam bu teklifi çabucak kabul etti. Takımın olağandışı hadiseyle ilgili makalesi, geçtiğimiz Pazartesi günü Lancet Bulaşıcı Hastalıklar mecmuasında yayınlandı.
Savcılar, soruşturma tamamlanmadan evvel adamın dokuz aylık müddet içinde en az 130 Covid-19 aşısı yaptırdığını belirledi. Araştırmacılar, kimileri yetkililer tarafından bulunanlarla örtüşen 108 aşı dokümanı buldu. Ancak adam 29 ay boyunca aslında 217 aşı yaptırdığını tez ediyordu. Bu aşılar pek çok farklı aşı çeşidinden oluşuyordu, fakat çoğunluğu mRNA aşılarıydı.
Bu mühlet boyunca adama birçok kan testi yapıldı. Adam, araştırmacılara tıbbi kayıtlarına ve saklanan örneklere erişme müsaadesi verdi, ayrıyeten kan ve tükürüğünden yeni örnekler almalarını da kabul etti. Çalışma devam ederken “kendi ısrarı üzerine” iki aşı daha yapıldı ve araştırmacıların daha sonra bağışıklık yansısını belgelemelerine imkan tanıdı.
Pozitif tesir bile olabilir
Bütün bunlar boyunca adam aşıya bağlı hiçbir yan tesir bildirmedi. Ve araştırmacılar adamın örneklerini üç mRNA dozu almış şahıslarla karşılaştırdıklarında, yüzlerce aşının hiçbir bariz olumsuz tesirine rastlamadılar, hatta muhtemelen olumlu olabilecek kimi sonuçlar da buldular.
Ekip örneğin öteki mikroplara karşı bağışıklık reaksiyonunun bozulduğuna dair hiçbir ispat bulamadı. Adamın, koronavirüsün spike proteinine has antikor ve T hücrelerinin ölçüsü da denetimlerden bazen kıymetli ölçüde daha yüksekti. Her ne kadar çok kısa bir müddet içerisinde Covid-19 aşılarını tekrarlamanın kişinin en son aşıya verdiği yansıyı zayıflatabileceğine dair birtakım teorik telaşlar olsa da grup, 217. aşıdan sonra bağışıklıkta hala ölçülü bir artış görüldüğünü buldu. Tahminen de en merak uyandırıcı bulgu, adamın görünürde hiç Covid-19’a yakalanmamış olması ve yıllar içinde yapılan iki düzine testin tamamının negatif çıkması olabilir.
Araştırma muharriri Kilian Schober, yaptığı açıklamada, “Bu harika hiper aşılamaya karşın gözle görülür hiçbir yan tesirin tetiklenmediği müşahedesi, ilaçların âlâ derecede tolere edilebilirliğe sahip olduğunu gösteriyor” dedi.
Elbette muharrirler, adamın olağandışı alışkanlığı nedeniyle Covid’e yakalanmadığını kesin olarak kanıtlayamayacaklarını belirtiyor. Ayrıyeten, bunun yalnızca tek bir olay olduğunu ve herkeste durumun tıpkı olmayabileceğini de unutmamak gerektiğini söylüyorlar. Bütün bunların yanı sıra, Covid-19 aşısının yararları mümkün risklerden çok daha ağır bassa bile ender ancak bazen önemli komplikasyonlara neden olabileceğini de biliyoruz.
Neyse ki, geri kalanlarımızın bu adamın müsaadeden gitmesi için gerekli bir sebep görünmüyor. Schober, “Mevcut araştırmalar, hassas kümelere yönelik tertipli tamamlayıcı aşılarla birlikte üç doz aşının tercih edilen yaklaşım olmaya devam ettiğini gösteriyor. Daha fazla aşının gerekli olduğuna dair bir gösterge yok” dedi.
